30 Haziran 2009 Salı

Blogdan al haberi

Blog;

Havuzlara gidildi, rengimiz biraz olsun değişti, esmerleşildi.
Arkadaşlara zaman ayrıldı.
İşte durumlar gayet iyi, performasım tavan durumda.

Hani neden beni ihmal ettin diye sorarsan sebepleri meşgul ve mahoş olmamdır.

Firmamızın düzenlediği ve geleneksel hale gelmesi planlanan ilkinde 1.lik madalyasını kaldırdığımız bowling turnuvamızın 2.si yarın akşam gerçekleşecektir.

Kıran kırana bir mücadele genel müdürümüzün de bize katılmasıyla daha heyecanlı hale gelmiştir.

Takımlarımız henüz belli değil ama ben her zaman söylerim "Asla kaybedenlerin arasında olamam."





Not:hayır canım tabii ki böyle bişey söylemem sadece karşı takımlara psikolojik baskı yapıyorum şuan.

XOXO

26 Haziran 2009 Cuma

Yeni ikon







İşte karşınızda bir stil ikonu daha


Ben bayıldım, yanaklarını sıkasım geldi hatta.


Haper's Bazaar dergisinde çalışıyor kendisi


Karşınızda tarzına bayıldığım Miroslava Duma




Michael Jackson

Tüm çaba bunun için miydi?







80'ler de ortalığı kasıp kavuran, moon walk ile devrim yaratan ,herkesin dans ederken öne doğru imkansız denecek derecede eğilmeyi ondan görerek denediği, son zamanlarda hakkında kötü kötü spekülasyonlar çıkan Michael Jackson kalp krizi sebebi ile bugün öldü.



Radyolar onun şarkılarını bir bir çalmaya başladı.

24 Haziran 2009 Çarşamba

Yorumsuz

50 Bin TL'ye loca kapattı.


Yalçın, daha rahat etmek için yaz boyunca kalacağı Türkbükü'ndeki Lola Beach'te loca kapattı. Sosyetik güzelin her gün yalnızca kendisinin kullanımında olacak locaya 50 bin TL ödediği öğrenildi. 8-10 kişi kapasiteli 40 metrekarelik loca, minder ve tüllerle bezeli ve gün boyunca içki-yemek sınırsız.

Bu haber Hürriyet Gazetesi'nin Kelebek ekinden alınmıştır.

22 Haziran 2009 Pazartesi

Ameliyatın Bilançosu

Oluşumlar:

Şişik bir sağ yanak
Yamuk bir gülüş
"S" harflerinde baskın bir söyleniş
Her gün çorba içmenin verdiği bıkkınlık

Kazanımlar :

Eve gelen süper bir çiçek (Serkan'dan)
İlgi
Alaka
Belki 500 gr kadar kilo kaybı
Hastayım diye alınan bir adet üstü taşlı Yargıcı terlik ve Bambi' den bir adet babet:))))

Not:Bunları okuduğunuzda ben talep ettim sanmayın, hepsi beni şımartmak için benden bağımsız olarak yapıldı :))


Ağrım yok dediğim gibi sadece minik bir şişlik var yanağımda. 45 dk süren ameliyatımdan gayet iyi çıktım. 2 dişçi , 1 yardımcı girdi ameliyatıma biraz tuhaf bir durum söz konusuydu ama iyiyim şimdi herşey geçti neyseki.

Merak edip mail atanlara çok teşekkür ederim...

Öpüldünüz.

18 Haziran 2009 Perşembe

Büyük gün

Yarın saat 11:00'de dişimden ameliyat olacağım.Son saatlerimi yemeğe içmeye adadım.Bikaç gün bişey yiyemicem ee zayıflarım belki.
Tek tesellim bu.
Dua edin canım çok acımasın :(((
Birkaç gün buralarda olamıcam.

17 Haziran 2009 Çarşamba

Ondan Bundan

*ben de bir cuma havası var bugün
işten çıkıp yarın iş yokmuşçasına deniz kenarına koşasım var
koşup o kenarda oturasım, belki bir bira içesim var


*Konuyu fazla uzatmadan sözüm meclisten dışarı diyip cumburlop konuya giriyorum.

"Moda" bloğu adı altında üstüne iğrenç şeyler giyen kişilerden ayrı sadece sürü psikolojisiden dolayı ahhh bayıldım,mükemmel ,çok yakışmış diye yorum yazanlardan ayrı...

Çok merak ediyorum normal şartlarda o kıyafetlere ayılan bayılan kızlar onları üstüne giyip bi yere giderler mi? Tamam bende farkındayım zevkler renkler tartışılmaz ya da moda kişiye göre değişen şekilenen evrensel bir kavramdır bıdı bıdı ama bazıları var ki ben anlayamıyorum nasıl olurda olumlu yorum alıyor.Bir kişi de çıkıp olmamış demiyor.Sırf bu yüzden sadece ne kadar saçmalamış diye baktğım bloglar var.



*Her ilişkide olduğu gibi Serkan'la benim ilişkimde de zaman zaman kavgalar, tartışmalar oluyor.Bu gayet normal, bunda bir sıkıntı yok, ki ben sürekli mutlu olmanın zararlı olduğunu düşünenlerdin.Bunun yanında dün yapılan büyük kavgayı kazasız bir şekilde atlattığımız için çok mutluyum.

*Şu Acun'un Türkiye'ye getirdiği ve her fırsatta Var Mısın Yok Musun yarışmasında kel birilerini çıkartıp adamların kafasını tuzlar gibi kısa sürede uzun saç görünümü sağlayan toppik'ten siparis edesim var.Saç sorunum yok çok şükür ama ilgimi çekiyor o ürün.

*Hani arı kafamdan soktu demiştim.Üstüne bana bir de tetenoz iğnesi yaptılar demiştim.İşe o iğne yüzüden sol kolum şişti şişti, kızardı, ağrıdan durulmaz bir hal aldı.Ama diyim dikkat tetenoz olmaya mahal vermeyin.Minicik arının beni düşürdüğü duruma bak. Şimdi o arıcık öldü halbuki dünyanın geleceği için ne kadar önemliydi o arı.Vicdanım sus ben kendimi kormaya çalışıyordum sadece.

*Yorumları kapadım kapayalı takip edilme oranım daha da arttı.Sabır gösterip yazılarımı okuyan herkese bir teşekkürü borç bilirim.Demek ki neymiş sadece kendi bloglarına yorum yazmamı bekleyenler okumuyormuş beni sadece."Bak ben ekliyorum seni, sende beni ekle bana yorum yaz" diyenler beni takip etmese de olur.Hıh

16 Haziran 2009 Salı

Kadınlar en çok neye para harcar?


Bir araştırma yapılmış ve görülmüş ki bir kadın ayakkabı aldığını sadece 6 gün hatırlıyor.Yani 6 gün sonra sani hiç ayakkabı almamış gibi tekar ayakkabı almak istiyor.

Aldığı ayakkabıları unutuyor ve sürekli ayakkabıya ihtiyacı varmış gibi bir hisse kapılıyor.


Bu bir hastalık ise eğer ben bu hastalığa kapılmamış bir bayan henüz tanımadım. Ama ben bunun bir hastalık değil yaradılıştan gelen genlerimizin içinde bulunan bir farklılık olduğuna inanıyorum :))


Sonuçta her kadının hayalidir aşağıdaki gibi bir dolaba sahip olmak.Renklerine belki modellerine göre ayakkaıbıları sıra sıra dizmek.

Benimde kendime göre bitmek tükenmek bilmeyen bir ayakkabı ihtiyacım var.Kimisi çantaya da aynı derecede ilgi duyuyor ama bu bende ayakkabı üstüne yoğunlaşmış şekilde.İnsanın canı parmak arası alsa, arkadan da bantı olanı almak istiyor, babet alsa topuklusunu da almak istiyor,uzun çizme alsa kısasını da almak istior, her gün yeni yeni modeller çıkıyor, önceden beğenmediklerinizi beğenmeye ya da bayıla bayıla aldıklarınızı sonraki sezon raflara kaldırmak durumunda kalabiliyorsunuz.

Ama sonuç olarak bu aşk hiçbir zaman bitmiyor. Ben yapılan araştırmada doğruluk payının olduğuna yürekten inanıyorum.Ve herkesin gönlünden geçen ayakkabılara 6 günde bir sahip olmasını diliyorum :D

14 Haziran 2009 Pazar

Piknik

Firmamız sağolsun varolsun çalışanlarına piknik düzenledi, üstelik yanınızda istediğiniz kadar kişi getirebilirsiniz dedi.Bizde mutlu olduk ve sabırsızlıkla piknik gününün gelmesini bekledik.İşte 13.06.2009 günü toplandık arabalara bindik ve İstanbul'un göbeğinde ama piknik, düğün, nişan vs için son derece uygun olan Bahar Country adlı yere gittik.

Önceleri firma içinde bir kene paniği yaşandı tabii, rakip firmaların bizi alt etmeleri için oraya kene salıcakları düşüncesi bile aklımıza geldi:) ama araştırdık ve gittiğimiz yerin düzenli olarak ilaçlandığını öğrendik.-İşi şansa bırakmamak adına Mısır ve ben kısa tayt giyinmeye karar verdik, yapışırsa kene görürüz, tayt sıkı olduğu içinde yukarılara yapışamaz mantığı ile.-

Ama öyle İstanbul'dan çok fazla uzaklara gitmeden hatta gayet içinde piknik yapmak istiyoruzculara burayı öneriririm.Yemekler gayet başarılıydı.

Müdürlerimizin de çoluk çombalak toplaşarak geldikleri daha henüz 1.si düzenlenen geleneksel pikniğimizden bazı resimler...






Oralarda keneden korkarken eve girmeme 5 adım kala kafamdan arı sokması günün olayıydı.

Serkan'la yorgun argın eve dönmek üzere iken tam bizim apartmanın önünde kafamın içine bir arının girdiğini hissettim.Daha önce hiç arı sokmamış beni, birde saçlarımın içinde kafamda vızıltısını hissediyordum.Nasıl tepindiğimi, nasıl çığlıklar içinde bağırdığımı farketmemişim ki Serkan saçlarımın arasında arıyı bulmaya çalışırken kafamı kaldırdığımda etrafımızda bana yardım etmeye gelen 10 kişi vardı. Sağolsunlar arı bulundu, kafamdan çıkartıldı hemen buz verildi ve hastaneye gidin çocuklar tembihleri ile hastaneye gidildi.

Hastanede kafamdan arının iğnesini çıkardılar, alerjiye karşı da tetenoz aşısı yaptılar bir de minik serum taktılar.Bana serumu takan hastabakıcının adının Mustafa ARI olması da bayağı komikti tabii.İki ARI'da bana iğne soktu bir şekilde :))

Evet efendim bugünlük benden nağmeler bu kadar, şuan da gayet iyiyim merak edenlere duyurulur.Hiçbir yerim şişmedi sadece kafamda minik bir acı var ama bu, benim bu güzel Pazar gününde gezmeme engel değil:)))

Herkese iyi pazarlar

XOXO

9 Haziran 2009 Salı

Klima etkisi

İki gündür o kadar sıcak ki bende klimanın buz gibi soğuk kollarında bulmuştum huzuru.Yani öyle sanmıştım.Araba kullanırken yüzüme yüzüme gelmesini sağlamıştım.

Dün akşam ateşlendim.Boğazlarım yutkunurken acıyordu.

Bugün neyseki aldığım ilaçların etkisiyle sadece biraz uykuluyum. Ama bana ders oldu. Klima uzaktan sevilince güzel bir icat.

Siz siz olun klimaya dikkat edin, ben ucuz atlattım ama çarptı mı mahvediyor adamı.
Maksimum dikkat bu sıcak havalarda please

7 Haziran 2009 Pazar

Haftasonu nasıl geçti??

06.06.2009



Cumartesi sabah erkenden kuzen ve yeğenle buluşulup Caddebostan sahile inildi.Piknik örtümüz serildi, kahvaltımız edildi ve sonrasında ise çimler üzerinde sereserpe yatıldı.

Saat 15:00 gibi Serkan'la buluşuldu. "Hadi bugün sen yap programı" denildi.

"O zaman hadi yürü Ortaköy'e" cevabı alındı.


Rejimde olunmasına rağmen bir Ortaköy klasiği olan kumpir rejimde olduğumuz unutularak mideye indirildi.




Üstüne Ortaköy kahvesinde közde yapılmış türk kahveleri yudumlandı.


Bol bol fotoğraf çekilindi.

Ortaköy'ün sokakları arasında kurulan tezgahlar birbir gezildi.Her beğenilen alınmak istendi ama alınmadı:) Aralarından sadece bir kolye seçildi.


Martı çığlıkları ve dalga sesinin eşliğinde vapur sefası yapılarak evin yolu tutuldu.






Evde hazırlanıldı ve çok yakın bir arkadaşın doğumgününe gidildi. Çılgınlar gibi dans edildi. Sonrasında resimlere bakınca herkesin ne halde oldukları fark edildi ve bol bol gülündü.





Cumartesi yorgunluğu ve ses kısıklığı Pazar günü hissedildi.Bunun üstüne buzlu kahveler içilip yorgunluk giderildi.


Bu yazıyı yazarken resimlerdeki tarihin yanlış olduğu fark edilince uyuz olundu.


Bloğun geriye dönülüp bakıldığında resimlerle, hangi gün ne yaptığımızı hatırlatıcak bir misyonu olduğunu fark edince de sevinildi.


Haftasonu şimdi bir anı oldu. Anılar güzeldir...Yaşanan her an ise insan hayatında çok özeldir...

5 Haziran 2009 Cuma

Dişçi korkusu-Ameliyat stresi



Dişçilerden bundan birkaç sene önce dişimden büyük bir operasyon geçirene kadar korkmuyordum. Ama doktorum yukardaki gibi sevimli maskelerden de taksa artık çoğu insan gibi bana da çok korkutucu geliyor dişçiler ve dişçi koltukları.Özellikle o aletlerden çıkan insanın içini, dışını, kulaklarını tırmalayan seslerden nefret ediyorum.

Bitmek tükenmek bilmeyen bir diş serüvenim var benim.Gömülü dişlerim,ağrılı 20'liklerim vs vs

Bu ameliyat zincirine bir halka da 19.Haziran'da takılacak. Ben korkuyorum aslında. Yapılacak operasyonun detaylarını burada paylaşıp kimsenin içini bir tuhaf etmek istemiyorum.

19'una daha cok var ama ben stres oldum biraz:( (

3 Haziran 2009 Çarşamba

Bilgi paylaşımı

Sıcakların arttığı bugünlerde tatil isteğim tavana vurmuş durumda.

Klimaların ofis içinde hastalığa sebep olduğu, sıcakların ise nefesimizi kestiği bu ortamdan uzaklaşıp kendimi serin sulara atmak istiyorum.

Ofiste işten ve sıcaktan bunalmış bloglar arasında dolaşırken bir site buldum ve paylaşmak istedim.
Şayet bloğunuzun takip edilebilirlik oranını arttırmak, bloğunuzdan para kazanmak istiyorsanız bu siteden faydalı bilgiler edinebilirsiniz.

http://www.profesyonelblogcu.com/


Sevgiler...

1 Haziran 2009 Pazartesi

Tatlı(?)

Bu benim CANIM olduğu için mi bana bu kadar güzel geliyor?

Yoksa aslında o kadar da tatlı bir çocuk değil de ben seviyorum diye mi bana öyle geliyor?







P.S:Yukardaki resimdeki halim nedir yaaa??? Bu ne rezil resim öyle ???