31 Temmuz 2009 Cuma
Photo_şipşak_Shop
Ten rengini bronzlaştır,lekeleri sil, gözlerin rengini daha belirgin yap,allığı vurgula, teni pürüzsüzleştir,aydınlık ver işte karşınızda 5 dakikada harika bir Madonna...
27 Temmuz 2009 Pazartesi
Un, şeker, yumurta
*Ben tanıyanlar bilir hayalim, kendi yaptığım kurabiyeleri ve pastaları satabiliceğim bir yer açmaktır.Bunun için bu güne kadar hiçbir atılımım olmadı sadece eşe dosta, konuya komşuya yedirdim ve hep övgü aldım ama yaptığım şeyleri satmak için bir girişimde bulunmadım taaa ki bugüne kadar. Bu öğlen İşyerimize yakın bir restorant olan AstaBlanca 'da yemeğimizi yerken cesaretimi toplayıp kahve ve çayların yanına servis edebilecekleri kurabiyeleri yapabiliceğimi söyledim.
Cafe'nin sahibi ise bunu kabul etti.
Yarın ilk denememi gerçekleştireceğim. Eğer beğenirlerse bunu süreli olarak yapabilirim.Bunu yapmayı çok ama çok istiyorum kim bilir bu belki de benim için bir başlangıç olabilir.
Yarın için sade ama çok lezzetli olan bu kurabiyelerden yapmayı planlıyorum.
Beğenilirse diğer hünerlerimi de gösterebilirim.Şans dileyin..
23 Temmuz 2009 Perşembe
Pardon bu beni yer mi??
Bugün Akatlar'da bir firmada toplantım vardı.Ve bakın beni kapıda ne karşıladı???
Şaşkınlığımı tahmin edebilirsiniz eminim ki.Şehrin ortasında, bir firmanın bahçesinde dişi bir aslan...
Bu pisicik henüz 1 aylık.Kuyruğunun üstünden atlayıp görüşmeme girdim.Kendisi ile resim çektiremedim ama bana poz vermesini sağlayabildim:))
20 Temmuz 2009 Pazartesi
Bunu size yan masadan gönderdiler
Ama en nihayetinde çok ama çok sevdiğiniz, anlaştığınız ,saygı duyduğunuz ve saygı gördüğünüz, sizi takdir eden ve her zaman yanınızda olan, sırtınızı yasladığınız biri ile birlikte olmak dünyalara bedel.
1. yılımızı biz Palma d'Oro da kutladık.Yemeğimiz, şaraplarımız ve yan masadan bizim masaya gönderilen üstünde meşale kıvamında ateşler püskürten mumuyla pastamızı yedik.
Dişçimle karşılaştım orda.Yakın zamanda dişimde ameliyat olduğumu biliyorsunuz hatta bu durmudan nasıl korktuğumu da.
Neyse dişçimle orda karşılaşınca ve ona özel bir sebepten dolayı burdayız diyince kendisi nezaket örneği bir davranışla bize pasta gönderdi.Bugüne kadar bana yan masadan bişey gelmemişti, güzel bir duyguymuş.
Bu güzel jesti için kendisine teşekkür ederim tabii ama 3 ay sonra tekrar bir ameliyat olacağım için kendisinden hala korkuyorum.
*Ayrıca efendim başka bir konudan da bahsetmeden geçemeyeceğim.Cumartesi ya da Pazar tam hatırlamıyorum tv izlerken gördüm ve farklılık yaratmak isteyenler ya da eşyalarım bana özel olsun diyenler için işte size bir site.Nur Teker ayakkabı, ajanda, cüzdan, çanta, telefon hatta bilgisayar bile boyuyor. Siteden ürünlere bakabilir dilerseniz özel siparişde verebilirsiniz.
Valla öle dedi kendisi ben onun yalancısıyım.
Benim planım bir beyaz bir babete ya da beyaz bir portföye SCENT yazdırıp kelebeklerle süslemek.Bu konuyla ilgili kendisine mail atacağım.Yaparım derse güzel, fiyatta da anlaşırsak herşey şahane olur bence..
16 Temmuz 2009 Perşembe
14 Temmuz 2009 Salı
Gene iş gene iş
İş hayatının bunaltıcı, baskıcı ve stresli durumudan sıyırma noktasına gelmiş durumdayım.Yaz tatiline henüz çıkmamanın verdiği sıkıntı bir yandan, piyasaların durumu diğer yandan.Kenara sıkışmış bir çocuk edasıyla diz çöküp ağlamak istiyorum.
Sanırım ben çok güçsüz biriyim. Aşırı ötesi stresli bir iş ortamında bulunduğum firmamım ilanında "stresli iş temposuna ayak uydurabilecek" ibaresi geçmekte.Gerisini siz düşünün...
Bunlar fani şeyler , en azından işin var, paranı alıyorsun gibi sözler beni iyileştirmeye yetmeyecek gibi görünüyor bu aralar.Mantelitemi toptan değiştirmem lazım benim.Bir kere en başa biraz gamsız olmam lazım, işi hayatımın bu kadar önüne katmamam lazım, saat 6 oldu mu önümdeki bilgisayarı kapadığımda benim de kendimi iş hakkındaki düşüncelere ya da konuşmalara kapmam lazım. Lazım , lazım, lazım...
Tatile çıkmam lazım ama tatileyken de işi düşünmemem lazım...
9 Temmuz 2009 Perşembe
Beğenilmeyeneler ve Merak ettiklerim
6 Temmuz 2009 Pazartesi
Fikri Mühim
2 Temmuz 2009 Perşembe
Perşembe Pazarı
Ne kadar karıştırırsan o kadar güzel şey bulma ihtimalin olurmuş :))
Bugüne kadar pazardan bikini hiç almadım.Ama alan arkadaşlarım "Bir sezon giyin sonra istersen atarsın"diyorlar.Aklıma şu ÜNLÜ cümle geliyor en azından bikini konusunda
Ucuz mal alıcak kadar zengin değilim. (Ukala mı oldu?? Ama hayır ya bence doğru)
Aşağıdaki resim ise bir tokacıdan.Taçların olduğu kısmı çektim.Çeşit bolluğunu görebilirsiniz.Kendimizi alamadık zaten burdan bir süre.Hepsini tak takıştır yaptık sonrada bişey almadan gittik.
2.Bowling Turnuvası
1 Temmuz 2009 Çarşamba
Vazgeçemediklerim
Beyaz T Shirt:Yıllardır vazgeçemediğim bir kıyafettir beyaz t shirt.Zor zamanlarda kurtarıcım bile olmuştur çoğu zaman.Aksesuarlarla tamamlandığında sade ve şık olmanız mümkün bence.
Kahve Falı:Yıllardır şu kahve falınan umduğum medet sona ermedi.Gidip bir yere para karşılığı fal baktırmamaya yemin ettiğim çin fal bile birilerini bulduğum an yapışıyorum.Neden parayla fal baktırmayacağıma gelirsek ben daha üniversitedeyken 8 ay içinde evleneceksin, kanlı bir kaza geçiriceksin, nazardan nefes alamıyorsun gibi şeyler söyleyen bir falcıya gidip çıkışta verdiğim bir yemin sebebi ile parayla baktırmam bir daha.Bu durum benim için eğlence için olmalı.
Bol kot:Evet dar kotlarda çok güzel kabul ediyorum ama ben langır lungur bol kotları günlük hayatta yıllardır daha severek kulanıyorum. İtalya-Roma:Beni tanıyan herkes bilir ki Roma şehrine aşık biri olarak ömrümü geçirmekte, hayatımın geri kalanın orda devam etmek için yanıp tutuşmaktayım.
Barbeque sos:Bayılıyorum bu tadaaaaaaaa herşeyin yanında yiyebilirim.
Kelebek:Kelebek artık benim hayatımın bir parçası ve yakın arakadaşlarım bunu gayet iyi biliyor.Ona göre hediye alan bile var:) Kelebekli kolyem, küpem, çantam, duvar süslerim, yapıştırmalarım, t-shirtlerim var.
B harfinde anahtarlık:Yıllardır bildim bileli kopsada kaybolsada gidip anahtarlık ihtiyacım olduğunda B harfli bir anahtarlık alyorum.Elimde değil direk elim onlara gidiyor.
Converse:Her rengini, her modelini alabilirim sanırım.Converse dükkanlarının önünden alamıyorum kendimi.
Bodrum:Çeşme'dir, Marmaris'tir, Antalya'dır yok beni cezbetmiyor kardeşim ben Bodrum'cuyum.
Ayakkabı:Converse'i ayrı ayakkabıyı ayrı tutuyorum ben:)) Her ay en az 1 tane ayakkabı alıp sonrada onları unuttuğumve ayakkabım yok dediğim için Seran'la sorun yaşıyoruz mesela :)) Gerçi her bayanın tutkusu ayakkabı ve çanta ama ben oyumu ayakkabıdan yana kullanıyorum.
Yargıcı:Yargıcı'nın takılarına bayılıyorum.Her ay 2-3 kolye alırım.Alamasamda bakmadan geçmem.
İlk etapta aklıma gelen, hayatımın olmazlarsa olmaz istesi...